Sevgili 5 Kilo,
Senin de bildiğin gibi uzun zamandır seninle birlikteydik. Doğumdan sonra almış aldığım diğer kiloların bir kısmını verip kurtulmuştum ama sen inat ettin benden bir türlü gitmedin, gitmek istemedin. Hamilelik öncesi halime senin yüzünden bir türlü dönemedim. 😥
İkimizin durumu karşılıksız aşk misali, sen beni çok sevdin ama ben senden hep nefret ettim. Çok inatlaştık birbirimizle, sana az küfürler etmedim biliyorsundur, kulağına gelmiştir zaten. Fakat kazanan hep sen oldun. Seninle ne kadar çok inatlaştıysam sen o kadar çok kazandın.
Vazgeçtim bir ara boş ver dedim, belki kendiliğinden gider dedim. Öbür kilolarımı öyle vermiştim çünkü. Ama sen bir garip bir şey çıktın, inatla gitmedin. Çok yemesem de, sürekli yürüyüşler yapsam da bana inatla tutundun. Diyetisyenimin söylediği bir söz vardı, “Beynin inatlaşmış ve kitlenmiş, bu yüzden kilo veremiyorsun” demişti bana. Ne kadar doğru söylediğini daha iyi anladım.
Senden en çok da market alışverişinden elimde 5 kiloluk poşetler ile çıktığımda nefret ettim. “Bu ağırlığı ben üzerimde taşıyorum şuanda” dedim ve kendimi çok kötü hissettim.
Bazen en güçlü silahını, yani biz insanoğlunun en zayıf noktasını kullandın. ALIŞKANLIK…
İnsan bir alışınca mevcut duruma değişmekte zorlanıyor, böyle de iyi galiba diyor ve kabullenmeye başlıyorsun. Kimi zaman bu alışkanlığa düşsem de yine de hep senden nefret ettim ve senden bir gün kurtulacağım dedim. Bunları derken de pis pis sırıttığını da fark etmedim sanma.
En önemlisi de çok sevdiğim arkadaşımı senin yüzünden kaybettim, aramız fena bozuldu.
Sevgili tartım ile uzun zamandır görüşmüyorduk. O bana küsmüştü ben de ona küsmüştüm. Sevdiğin bir dostu kaybetmek zor oluyor, bir ara evimi temizlerken köşede sessizce onu görmüştüm. Eski günler geldi aklıma; her sabah onunla olan buluşmamız, benim yüzümdeki o gülümse ve kendimi iyi hissetmem. Hepsi gözümün önünden hızla geçiverdi.
Sessizce durduğu köşeden hep bana seslendi eski dostum. “Yapabilirsin” dedi. “Bu kadar zaman o kazandı şimdi sıra sende” dedi. Onun her bana seslenişinde ben eski dostumla buluşmanın keyfini yaşamak adına seninle hep yeniden bir savaşa girdim. Ama sonuç hep aynı oldu, ben yine kazanamadım.
Bir söz vardır, “İstediğin şeyler, onları beklemekten vazgeçtiğin anda gerçekleşir” diye. Araya çok şeyler girdi, ben bu yaz çok yorucu ve karmaşık bir dönem geçirdim. Zihnim de oldukça karmaşıktı. Bu süreçte kilo vermeye başladığımı fark ettim. Senin yavaş yavaş eridiğini görmeye başladım.
İlk bir-iki kilo gittiğinde çok fena şok oldun biliyorum. Ne oluyor diye bir afalladın, son silahlarını kullandın ama olmadı.
Ben yine boş verdim, eski tempoma devam ettim. Zihnimde sana hiç yer vermedim.
Sonunda bir de baktım ki kazanmışım ve eski halime geri dönmüşüm. Hatta seninle birlikte bir diğer 5 kilo daha gitmiş, hem de hiç fark etmeden. Giden 10 Kilonun şaşkınlığı ve mutluluğu ile tabii ki kendimi çok iyi hissettim. Yürüyüşlerim daha zevkli artık. Dolabın en ücra köşesine kaldırdığım eski kıyafetlerimi yeniden çıkardım. 🙂
Ve artık sabahları eski dostum tartımla yeniden görüşmeye başladık. Ne çok sevindi, ne çok özlemişiz birbirimizi. Senin gidişini fena kutladık.
Daha artık kimlere gidersin de 5 kilo fazlalık yaparsın bilmiyorum. Ama bana dönüşün inşallah olmaz artık.
Sana uğurlar ola,
Bir daha görüşmemek üzere.. 🙂