Akşamları uyku öncesi sohbetlerimiz vardır kızımla. Her gün yapamıyoruz ama haftanın birkaç günü de olsa bu sohbetleri gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Ve bu sohbetlerde kızımı yeniden tanımaya başlıyorum dersem de hiç abartmam aslında. Onun bazı konulardaki düşüncelerini, en çok değer verdiği şeyleri, gün için kızdığı ya da önemsiz bulduğu şeyleri bu sohbetlerde öğrenme imkanım da oluyor. Ve bir güzel yanı da onun da beni daha çok tanıması mümkün oluyor bu konuşmalarda. Bir çocuk annesini hiç tanımaz mı demeyin, inanın bana bu özel sohbetlerin yeri çok ama çok farklı.
Dün akşamki sohbetimizin konusu ise en çok hangi tür kitapları okumayı sevdiğimiz idi. Bir süredir bazı kitapları eline almakta zorlandığını, okumaya başladıklarını da tam keyifle ve istekle bitirmediğini fark ettim. Bundan dolayı da özellikle bu konuyu seçtim sohbette.
Önce ben anlattım ona, hangi tür kitapları sevdiğimi… Eskiye göre bu tercihlerimin değiştiğini de anlattım. Şaşırdı önce, sonra kendisinden bahsetmeye başladı. En çok şiir kitaplarını sevdiğini söyledi. Aslında bu cevabı bekliyordum çünkü gerçekten de bir süredir bu ilgisinin farkındaydım. Okuması için aldığım dergilerde bile eğer şiir bölümü varsa ilk önce orayı okumayı seçiyordu. Kitap fuarlarında en çok şiir kitapları almak istiyordu. Ve birlikte şiir okuma partileri yapıyoruz. Bir gün elektrikler kesildiğinde mum ışığında şiirler okumuştuk. Çok eğlenmiştik 🙂
Ben de onunla yeniden şiir okumanın keyfini yaşıyorum aslında. 🙂
Sohbetin sonuna doğru, “Bana daha çok şiir kitabı al, bir de komedi türü olan kitaplar da olsun. Okuduğun zaman hani seni güldüren kitaplar var ya ondan” dedi kızım. “Hatta şu anda elimde okuduğum, bana okumam için verdiğin kitabı hiç beğenmedim” diye de ekledi. Şaşırdım, çünkü beğenmediğini hiç düşünmemiştim. “Eğer beğenmediysen okuma bence” dedim. “Ben de sevmediğim kitapları hemen bırakıyorum, okumuyorum. Yeni bir kitaba başlıyorum”
“Gerçekten mi?”diye şaşırarak yüzüme baktı kızım. “Evet, gerçekten” dedim 🙂
“Beğenmediğin bir kitabı asla okumaya devam etme. Onu okumak için kendine zaman tanı, bir gün belki de severek okuyacaksındır kimbilir“
Günün sonundaki bu sohbetle ikimiz de çok şey öğrendik aslında. Özellikle ben çok ama çok şey öğrendim.
