Bu soruyu hangi konuda soruyorsunuz diye hemen aklınıza gelmiştir. Doğru bir soru.. Pek çok yönden bu soruyu sorabilir, hangisinin seçilen konuda daha başarılı ya da etkin olduğunu tartışabilirsiniz. İnanın çok konu var.
Benim bugün seçtiğim soru, çocuklarla geçirilen etkin zaman konusunda..
Çalışan anneler mi, yoksa çalışmayan anneler mi çocuklarıyla daha çok ve kaliteli zaman geçirirler?
Ben kendi açımdan bu soruya cevap vereceğim ama farklı düşüncelerin olması çok normal ve olması gereken de bu..
Öncelikli olarak ben çalışan bir annenin çocuğuyum.. Hem de bir bankada o dönemin zorlu çalışma şartlarında çalışmış bir annenin.. Çalışan bir annenin çocuğu olarak küçüklüğüme döndüğümde bazı sahneleri çok net hatırlıyorum. Kardeşimle birlikte kreşlerde büyüdük, yazları ise okul tatil olduğunda bize halamlar baktı.. Annemin işe gitmesini hiç istemezdik, hatta bir gün Leyla Halam bize bakmak için eve geldiğinde ona “git buradan” diye terlik fırlattığımızı çok net hatırlıyorum. Çünkü onun gelişi bizim için annemizin gidişiydi.
Annemin çalışan bir kadın olması gibi, yaşanılan bazı sıkıntılı şeyler yüzünden de zorlu bir büyüme süreci yaşadık… Ama herşeye rağmen çok ilginçtir ki hep de aklımda annemizle yaptığımız güzel şeyler var.. Bir de annemin işe giderken ki güzel ve bakımlı halleri halen aklımda.. Ve onu bu konuda örnek aldığımızı hep söylemek isterim..
Ben kızımı doğurduğumda işime ara vermiştim. Tüp bebek olayından dolayı hamilelik sürecimde stressiz bir ortamda bulunmak ve sadece bu konuya odaklanmak istediğim için bu ara verme kararı almıştım. Hayatımın en doğru kararlarından biridir. Kızım 5 aylık olduğunda ise işe yeniden başladım. Aslında kafamda ilk bir yılını evde onunla birlikte geçirmek istemiştim ama bazı gelişen durumlardan dolayı kızım 5 aylık iken dönüş yapmak zorunda kaldım. Evet, çok zor günlerim oldu.. Ama en büyük destekçim annemdi.. Herkesin böyle bir imkanı olmadığını biliyorum.. Gerçekten insanın kendi annesinin ya da eşinin annesinin çocuklara bakması kadar büyük bir şans olamaz.. Böyle bir imkanı yaşıyorsanız kıymetini çok iyi bilin. Ve inanın çok önemli ve kıymetli bir şey yapıyorlar..
İşten her döndüğümde çok yorgun olurdum, bazı zamanlar zihnen, bazı zamanlar hem zihnen hem de fiziken.. Firma ziyaretlerim olduğu için şehir içi ve şehir dışı seyahatlerim olurdu.. Eve her yorgun geldiğimde ayaklarımı şöyle bir uzatıp dinlenme imkanım olmazdı.. Evde beni bekleyen enerji dolu bir çocuk, çok yorulmuş ve bir an önce evine dinlenmek için gitmek isteyen ve çok da haklı olan bir annem.. Ama ben de bilirdim ki her ne olursa olsun kızımla bir saat dahi olsa oynamalı, onunla kudurmalı ve onu sarıp sarmalamalıydım.. Çünkü o, her ne kadar gün için oynasa da, gezse de , sevgiyle boğulsa da bana ihtiyacı vardı.. Onunla bir şekilde kaliteli, etkin yani birebir ilgileneceğim bir zaman geçirmeye çalışırdım.. Hep mi kaliteli zaman geçirdiniz diye sorarsanız; kesinlikle kocaman bir “Hayır” derim.. Yapamadığım günler oldu, bunun pek çok nedeni var. Ama bunu yapamadığım günlerin sızısı da halen içimde.. Bu sızı, biz annelerin ayrılmaz bir parçası zaten..
Halen çalışıyorum.. Ben de çok şey öğrendim.. Kızım 8 yaşında ve büyümenin de getirdiği kolaylıklar var elbette ama halen birlikte zaman geçirmek istiyor. Bunu daha rahat yapıyorum artık.. Şartlar değişti mi diye sorarsanız, hayır sadece bazı şeyleri öğrendim ve farkına vardım.. Annelik bir öğrenme süreci zaten.. Aslında bizler hep bir öğrenciyiz.
Yani şimdi her konuda çok mu iyi misiniz derseniz, yine “Hayır” derim. Halen öğrenmeye ve deneyimlemeye devam ediyorum. Son nefesime kadar da bu öğrenme sürecim devam edecek, bunu çok iyi biliyorum. Bazen benim dışımda gelişen olaylardan, bazen de benden kaynaklanan sebeplerden dolayı yine onunla kaliteli zaman geçiremediğim günler oluyor.. Kendime yine kızıyorum zaman zaman. Ama bir şeyi öğrendim ki, bu yaşadıklarım annelik doğasının bir parçası..
Çalışan anne mi, çalışmayan anne mi çocuğuyla kaliteli zaman geçirir? diye sorarsanız, bu ayrımı doğru bulmam.. Yani “çocuğuyla kaliteli zaman geçiren anneler ve geçirmeyen anneler” vardır derim.. Ev hanımı olup, da evin işlerinden veya çok farklı şeylerden çocuğuyla yeterince zaman geçiremeyen anneler de var.. Burada bilinçli ve farkında olmak önemli..
O yüzden, eğer çalışıyorsanız kendinizi çok da suçlu hissetmeyin.. Çocuğunuzla geçireceğiniz her anın tadını doyasıya çıkarmaya bakın. Kötü günler de olacaktır, üzülmeyin.. Ama şunu da hiç unutmayın, işinizi sürekli olarak asla ve asla eve getirmeyin.. Getirmek zorunda kalacağınız anlar olacaktır.. Ben yaşadım ve yaptım.. Elbette ki, teslim tarihi belirli olan çalışmalarda böylesine kriz anları yaşıyorsunuz Ama en azından bunu evdekilere hissettirmemeye çalışın.. Bir de bu işten sonra da evde çalışmak zorunda olmanızın sürekliliği çok önemli.. Sizi her an, her gün evde çalışmaya, ailenizle geçireceğiniz zamanlardan koparmaya mahkum eden bir çalışma hayatını da yeniden gözden geçirin derim.. Çok çalışmak değil, verimli çalışmak esastır. Bunu o işin patronuna anlatmak lazım.. (Anlamayan yöneticiler olduğunu biliyorum).
Doğumdan itibaren çocuğunuzun her günü kendine özeldir ve bir önceki güne asla benzemez. Bugün bile dünkü kızım ile bugünkü kızım arasında farklılıklar var.. Her gün yeni bir şey yaşıyorum onunla. Bundan dolayıdır ki, çocuğunuzun her anının kıymetini bilin.. O gün yaşanacak ve bir sonraki gün çocuğunuz bir önceki günkünden daha farklı olacak. “Bunu yarın yaparım, daha sonra giderim” diye çocuğunuzla yapmayı planladığınız şeyleri ertelemeyi mümkünse en aza indirin..
O an yapın onunla… O an çok kıymetli.. O anın tekrar dönüşü yok çünkü..
Çalışmıyorsanız, ev işlerinin çocuğunuzdan çok da önemli olmadığının bilincinde iseniz çok şanslısınız.. Ben ev hanımlarına ve çalışmayıp çocuğunu kendi büyütenlere, “hiçbirşey de yapmıyorlar ve çok rahatlar”, denmesine acayip karşıyım.. Bu kişiden kişiye ve yaşam şartlarına göre çok değişir. Bunu genellemek doğru değil. Yani her ev hanımı aynı değil. Çalışmayan bir anne iseniz çocuğunuzla daha çok zaman geçirme gibi bir şansınız var. Bunu çok iyi değerlendirin. Ama şuna inanıyorum ki, evde olmanız da onunla saatlerce birlikte olmanızı da gerektirmez bence.. Çocuğunuzun bağımsız ve/veya kendi yaşıtları ile gruplar halinde oynamaya ihtiyacı var.
Çocuğunuza sevdiğinizi en güzel şekilde göstermeniz, süresi ne olursa olsun kaliteli zamanlar geçirmeniz bence herşeyden daha önemli.. Çalışmanın, çalışmamanın çok da tartışılır bir yönü yok bence.