Ben hiç günlük yazmadım, ta ki blog yazmaya başlayıncaya kadar. Aslında blog yazmak da bir nevi günlük gibi bir şey sayılır ama bir deftere gün be gün anılarını, düşüncelerini ve hislerini yazmak farklı bir şey. Okuldayken günlük yazan arkadaşlarım da vardı ve ben onlara çok özenirdim. Ama bir türlü günlük yazma alışkanlığını kazanamadım. Kızıma da bir günlük yazma defteri aldım ama o da çok düzenli yazmadı. Daha doğrusu bir deftere sabit yazamadı. 🙂 Eline ne geçti ise oraya yazdı. Bir ara bir baktım okulunun verdiği minik bir not defterine yazıyor. Bazı zamanlar da eline geçen ajandalara yazıyor.Ben de  nereye ne yazdığını takip etmekten vazgeçtim zaten. 🙂

Edmondo De Amics tarafından kaleme alınan Çocuk Kalbi kitabını kitapçıda gezerken seçtim ve kızım Yaren için almak istedim. Kitap bir İtalyan devlet okulunda üçüncü sınıfa giden Enrico’nun günlüğüne yazdığı yazılardan oluşuyor. Bir okul günlüğü aslında. Kitap basılırken, Enrico’nın babası oğlunun kaleme aldığı bu notları çok müdahale etmeden düzenliyor ve 1886 yılında da kitap basılıyor.

İlk sayfaları okumaya kızımla beraber başladık sonra o kendi devam ediyor. Bugün baktım epey ilerlemiş, “Nasıl beğendin mi?” diye sordum, “Çok güzel anne” dedi.

Hatta bu kitabı örnek göstererek ona şunu söyledim, “Aslında görüyor musun günlük yazmak çok önemli bir şey, yıllar sonra Enrico günlüğünü okuduğunda 3. sınıfta neler yaşadığını ve neler hissettiğini görebilecek. Bazı şeyleri çok çabuk unutabiliyoruz ama günlük yazmak bize bazı şeyleri yeniden hatırlatma imkanı veriyor. “

Kalın bir kitap ama bence her gün birkaç sayfasını okuyarak başucu kitabı olarak okunabilir. Kitabın önsözünde dokuz ile on üç yaşları arasındaki ilkokul öğrencilerine yönelik olduğu yazıyor. Bence yetişkinler de okumalı, bir çocuğun gözünden hayatı, okul yaşamını görmek mümkün oluyor.

 

Yazar Hakkında

admin

Yorum Yaz