Benim her zaman üç defterim vardır. Biri, çantamdaki not defterimdir. O olmadan çantam boş gibi gelir bana. Herşeyimi unutabilirim ama bu defteri unuttuğumda bende müthiş bir boşluk duygusu oluşur.
İkinci defterim ise, işyerimdeki defterimdir. Bilgisayarıma her şeyimi not alsam da, ilgili tüm teknolojik programları kullansam da, defterim olmadan yapamam. Yazarım, çizerim, liste yaparım, bu listenin üzerine yapılanlar için çizikler atarım.
Üçüncü defterim ise evimde bulunan “Akıl-Fikir” defterimdir. 🙂 Adını ben böyle koydum. Aklıma gelenleri yazarım, fikirler oluşunca hemen notlarımı bu deftere alırım. Zaman zaman yazdıklarıma bakarım ve unuttuklarımı yeniden hatırlama şansım olur.
Bazen, defterimi açıp kaldığım yere baktığımda çizdiğim şekilleri görürüm. Bunlar benim düşünce şekillerimdir. Bir şeyler yazmayı planlarken ve düşünürken hep bu çizgileri çizerim. Bazen farkında bile olmam bu çizdiklerimin. İşyerimdeki defterimde de aynı çizgiler mevcuttur. Bir gün toplantı sırasında defterime şekiller çizdiğimi gören bir hocam “Şu an plan yapıyorsun ve karar almak üzeresin” demişti bana. “Nereden bildiniz hocam” dediğimde, “çizdiklerinden” dedi.
Herkese tavsiye ederim, hayatınızda bir defter olsun. Adına ne verirseniz verin ama bu defter sizin yoldaşınız olsun. Teknoloji çok gelişti; artık bilgisayarlar, tabletler ve cep telefonları her şeyi çok hızlı bir şekilde hallediyor biliyorum. Ben de kullanıyorum bunları ama defterin yeri yine de farklı benim için.
Ben aynı şeyi kızıma da kazandırmaya çalışıyorum. Başardın mı derseniz henüz başaramadım. 🙂 Belki ilerde olur, bilmiyorum. Öğretmenimiz yaz tatilinde günlük tutmalarını önermişti ama itiraf edeyim ki bizimki çok da istikralı olmadı bu konuda. Ama yazmak bence güzel ve inanın insanda önemli kazanımlar yaratıyor.
Zaman zaman iş ortamında üniversite öğrencileri ile bir araya geliyoruz ve projeler hakkında görüşüyoruz. Çok güzel fikirler konuşuyoruz ama iş bunları yazarak ifade etmeye geldiğinde tablo gerçekten çok farklı oluyor. Kişi aklındakileri yazıya dökmekte gerçekten çok zorlanabiliyor.
Bu nedenle günlük tutma, bir yerlere yazılı notlar alma konusunda çocuklarımıza farkındalık ve alışkanlık kazandırmamız gerektiğini düşünüyorum. Aynı şey biz yetişkinler için de gerekli.
Defteriniz yoksa, haydi bir defter almaya 🙂
