Yaklaşık 3 yıldır eğitimlerimde kullandığım bir çalışma var, 30 yuvarlak Test çalışması. Daha önce de blogumda yazmıştım. Araştırmacı Bob Mckim‘in Stanford Tasarım programında öğrencilerine uyguladığı bir çalışma. 3 yıldır benim de uyguladığım bu çalışmada katılımcılarım içinde çocuklar da vardı, yetişkinler de. Toplamda gerçekleşen çalışma sayısı sanıyorum 700’e yakındır. Çalışmaların büyük bir kısmını da saklıyorum. Gerçekleştirdiğim çalışmalarda her iki grubu da, yani yetişkinleri ve çocukları ayrı ayrı gözlemleme ve çıktıları değerlendirme şansım oldu.

Bu çalışmanın çıktılarına bakarak katılımcıların ürettiği fikirlerin akıcılığını ve sayısını değerlendirdiğim gibi, ayrıca fikirlerin birbirlerinin türevleri mi, yoksa birbirinden farklı fikirler mi olduğunu da görebiliyorum. Ayrıca birleştirme, proje bazlı fikir üretme ve tasarım ağırlıklı fikirleri de görebilmek mümkün.

Belirli bir sürede (Genelde 2 dakika) yuvarlakları nesnelere dönüştürme çalışmasında 2 ayrı düşünce şekli gözlemledim. Bunlardan bir tanesi her bir yuvarlağın tek bir nesneye dönüştürülmesiydi.  Diğer bir yaklaşım da birden fazla yuvarlağın birleştirilerek bir nesneye dönüştürülmesi oldu. Birleştirme düşüncesini ise çoğunlukla çocuklarda gördüm.

Çocuklarla yaptığım çalışmada 400’e yakın 30 yuvarlak çalışmasını teker teker inceledim. Farklı düşünme şeklinin türev düşünmeye göre iki kat daha fazla olduğunu gördüm. Proje bazlı düşünme oranı ise %25 civarındaydı. Yetişkinlerin çalışmalarında türev bazlı çalışmaların biraz daha ağırlıkta olduğunu gözlemledim.

Özellikle çocuklarda 30 yuvarlağın tamamını da bir nesneye dönüştürenler vardı ama genelde bu nesnelerin birbirinin türevi olduğunu gördüm. Örneğin bir öğrencim yuvarlakları sadece şu nesnelere çevirmişti; Fanta kapağı, Pepsi kapağı, Coca Cola kapağı, soda kapağı, su şişesi kapağı, meyve suyu şişesi kapağı:) Bir başka öğrencim de sadece yüzlerden oluşan bir çalışma yapmıştı; kızgın yüz, gülen yüz, şaşkın yüz, korkan yüz vb gibi 🙂

Şimdiye kadar karşılaştığım en ilginç ve en yaratıcı çalışma 5. Sınıf bir öğrenciden geldi. Bir dakika dolmadan “ben hepsini yaptım öğretmenim” diyerek elime kağıdı uzattı öğrenci. Baktığımda 30 yuvarlağın hepsini bir çizgi ile birleştirdiğini gördüm. Ne olduğunu anlayamayınca sordum; “Öğretmenim bu bir Abaküs” dedi.

Kız öğrencilerin genelde gülen yüz, kalp, çiçek ve kedi yüzleri yaptığını gözlemledim. Erkekler biraz daha robot canavar yüzü, korsan yüzü, araba olarak dönüştürdüler. Çocuklar hayvan yüzlerini yapan taraf oldu. Yetişkinlerde hiç hayvan yüzü yapan görmedim. En azından ben kendi çalışmalarımda rastlamadım.

Yetişkinler daha çok günlük hayatlarında çok sık kullandıkları nesneleri (Tabak, küpe, bardak ağzı, fincan ağzı, tepsi, madeni para vb) kullandılar.  Örneğin bir eğitimimde, altın ve döviz kurlarına yeni bakmış bir katılımcım ilk olarak çeyrek altının aklına geldiğini söylemişti.:)

Tasarım odaklı kişilerin tek bir yuvarlağın nesneye dönüşümünde detayları ve çizimi ile epey zaman harcadığını, ortaya tek bir nesne çıkabildiğini söylemek isterim.

Çalışmada gözlem odaklı kişileri de hemen tespit edebiliyorum; çalışma esnasında etrafındaki nesnelere bakıp fikir sahibi olan katılımcılarla, sadece kağıda bakıp düşünen katılımcıları görebiliyorsunuz.

Zaman kısıtında yetişkinlerin biraz daha strese girdiğini, çocukların ise çok da bu konuda stresli olmadıklarını görmedim. Yetişkinlere göre daha rahattılar.

Çocuklarda gözlemlediğim diğer bir davranış da, yuvarlakları nesneye dönüştürmelerinde proje odaklı da düşünmeleri. Bazı öğrencilerin ortaya çıkan şeyler icatlar şeklindeydi.  Yetişkinlerle yaptığım çalışmalarda hiç böyle bir bakış açısı olmadı. Yapay organlar, kendi kendine çöp atan robot, üçlü televizyon,yazın soğutmalı palto, her şeyi değiştiren kral tacı, zaman makinesi, düştüğünde acıtmayan kıyafet, yapay dünya, tükenmeyen kalem, engelliler için gözlük, sulu koltuk, nefes veren uzay kaskı vb daha pek çok şey çizildi, yazıldı öğrenciler tarafından.:)

Örneğin 9 yaşındaki bir öğrenci 30 yuvarlaktan sadece birini bir fikre dönüştürmüştü ama farklı ve proje bazlı bir dönüştürmeydi; parmak okuyucu. Ya da birden fazla proje fikri sunan da vardı.

Çalışmalarda ortaya çıkan nesnelerin başında en çok Dünya, Güneş, Ay, Bisiklet, Gözlük, Saat ve İnsan Yüzü oldu. Bu kelimelerden ortaya çıkardığım kelime bulutu da aşağıdaki gibi oldu. İlginç nesneler de vardı tabi. Örneğin birkaç yuvarlağı birleştirip tırtıl yapan da oldu, drone ya da kayık yapan da.

Çok sevdiğim bu çalışmayı sadece yuvarlaklarla değil, üçgen, kare vb şekillerle de yapabilirsiniz. Bir kağıda 30 daire (ya da başka bir şekil) çiziyorsunuz, 6×5 ya da 5×6 sıralığında olabilir. Bu size kalmış. Boş bir kağıda elle de çizebilirsiniz, ya da bilgisayarda çizip çıktısını da alabilirsiniz. Hangisi daha kolayınıza geliyorsa.

Yazar Hakkında

admin

Yorum Yaz