Öncelikle belirteyim ki, yazının başlığı kız kardeşime ait. Bugün paylaştığı bir fotoğrafta kullandığı bir cümle oldu ki, çok doğruydu.
Benim memleketimin kışı ayrı güzel, yazı ayrı güzel:)
Aslında bu sene malum havalar bir garip gidiyor, çok soğuk görmedik. Çok fazla yağış almadık.
Doğma büyüme bir Adanalı olarak, sıcaklara zaten alışığımdır ama insan yine de kışın biraz üşümek istiyor, yağmur istiyor.
Bu sene canım Adana’mda da kış sıcak geçiyor. O gün araba kullanırken dayanamadım soğuk klimayı açtım, o kadar sıcaktı yani.
Bugün de havalı kapalı gibiydi, fırtına vardı. Bir de sabah erken saatlerde bir deprem yaşadık. Son katlarda oturanlar depremi daha yoğun hissediyor, biz de son katta oturan biri olarak sabah epey bir beşik gibi sallandık.
Öğleden sonra da çok ani bir kararla deniz kenarına gitmeye karar verdik. Canım memleketimin en güzel yanı da bu; min 45 dakikalık bir yolculuktan sonra denize ulaşabiliyorsunuz.
Adana’nın bir ilçesi olan Karataş’a gitmeyeli doğrusu çok uzun zaman olmuştu. Çocukluğumun yaz mevsimleri hep burada geçti. Bana denizi sevdiren ilk yerdir.
Bugün uzun bir aradan sonra ilk defa gittim, İyi ki de gitmişiz. Hava kapalı olmasına rağmen, ılık bir hava vardı ve denizin keyfini çıkardık. Burayı özlemişim, onu fark ettim. En çok da kızım eğlendi ki, onu denizin kenarından zor getirdik.
Ben zaten bir deniz tutkunuyumdur. Bıraksalar beni kış-yaz sadece deniz kenarında yaşayabilirim. O kadar çok seviyorum. Çok büyük konuşmayayım ama denizi olmayan bir memlekette yaşayamam galiba.
Tabi ben yine durmadım, fotoğraf çekme hastası biri olarak, her anı fotoğraflamayı ihmal etmedim. İşte bazı kareler..