Bir gün bir sanayi işletmesinde ikinci kuşaktan bir yönetici ile görüşüyoruz, kendisi makine mühendisliği bölümünü okumuş ve mezun olduktan sonra da babasının kurduğu aile işletmesinde heme işe başlamış. Fakat küçük yaşlardan itibaren de babasının kurduğu bu işletmede çalıştığını ve pek çok şeyi bu sürede öğrendiğini de anlattı. İşine olan merakı ve sevgisi, araştırma yeteneği de bundan kaynaklanıyordu. Halen bile “Daha iyi nasıl yapabilirim” konusu üzerine kafa yoruyor ve farklı projelerinden bahsediyordu. Tüm bunlar çocukluğunda babasının onu bu işletmenin havasına dâhil etmesinden kaynaklanıyordu. Tabii çocuğun merakı da önemli. Eğer ilgisi yoksa istediğiniz kadar uğraşın elinizden bir şey gelmez.
Ben tüm çocukların sanayiyi küçük yaşlardan itibaren tanımaları gerektiğine inanıyorum. Eğer imkânınız varsa, çocuğunuzu çalıştığınız işyerinize götürün, gezdirin ve anlatın. Bir üretim tesisini görmesini ve gezmesini sağlayın. Üretimin nasıl gerçekleştiğini onlara gösterin ve anlayacakları bir dille süreçleri anlatın. İnanın çocuklar çok önemli farkındalıklar kazanıyorlar. Eğer çalıştığınız yer size aitse daha çok şanslısınız ve ortamın havasını her daim çocuğunuza aldırmanız mümkün. Bir gün arabamızın lastiği patlamıştı, tamirciye gittik ve arabanın lastiğini yapmaya başladılar. Kızım seyretmek isteyince engellemedik ve atölyede o lastiğin yapımını ilgisini çekti ve izledi. İzlerken de pek çok teknik soru sordu. Hem lastiği yapan kişi, hem de biz elimizden geldiğince onun sorularına cevap verdik. Bu onun için çok ilginç bir deneyim oldu.
Üniversitelerde teknik geziler her zaman düzenlenir ama bence bu gezilere ilköğretimde belirli bir düzeyden itibaren başlamak lazım diye düşünüyorum. Üreten çocuklar yetiştirmenin temelinde onlara üretmenin değerini göstermek yatıyor.
Bu konuda neler yapılabilir derseniz, işte bazı fikirler;
*Örneğin, dondurmayı çok seven çocuğunuzu bir gün dondurma imalatı yapan bir işletmeye götürün. Üretim süreçlerini görmek onun çok ilgisini çekecektir. Bu etkinlik, sevdiği diğer ürünler için de geçerli olabilir.
*Bulunduğunuz ilde halen zanaatkarlar varsa, onların bulundukları yerlere gidin ve el emeği ile yapılanları keyifle izleyin.
*Discovery Chanel kanalında “Nasıl Yapılır” isimli bir televizyon programını biz ailecek bazı zamanlar izleriz. Bizden dolayı da kızım da bu programın meraklısı oldu. Kesinlikle tavsiye ederim.
*Eğer imkanınız varsa çalıştığınız ofis ya da işletmeye birkaç saatliğine bile olsa götürün ve işlerin nasıl yapıldığı konusunda onunla sohbet edin.
*Kendi üretim yeriniz varsa, çocuğunuzun yaşına uygun olarak bazı süreçlerde bulunmasını sağlayın en azından gözlemlemesine destek olun.
*Okullarda mutlaka teknik geziler düzenlenmeli
Üretim ile teknoloji ile ilgili çocuk kitaplarını birlikte okuyabilirsiniz. Bir önceki “Çocuklara Bilimi Sevdiren 5 Kitap Önerisi” başlıklı yazımda önerdiğim kitaplar arasında bulunan “Keşfedin Nasıl Çalışır” kitabı bunun için ideal bir kitap.
Peki, Ya Biz Yetişkinler
Mesleğim gereği sanayi iç içeyim ve 17 yıl boyunca sayısız firma gezdim. Farklı sektörlerden farklı büyüklükte firmalardı. Her ziyaretimde yeni bir şeyler öğrendim. Günlük hayatımızda kullandığımız o küçük parçaların sanayide nasıl da büyük bir emekle ve teknoloji ile üretildiğini gördüm. Her bir imal edilen üründe yenilikçi fikirlerin nasıl geliştiğini dinledim ya da tanıklık ettim. Bence hangi işi yaparsanız yapın, mutlaka sanayiyi yakından tanımaya çalışın. İşiniz bununla hiç ilgili olamayabilir ama çevrenizde bu alanda bulunan yakınlarınız varsa onlardan rica edin size çalıştıkları fabrikayı gezdirsinler, üretimi anlatsınlar. Üretimin değerini o zaman daha iyi anlıyorsunuz. Hayatınızda kullandığınız tüm ürünlerin üretilirken nasıl bir emekle yapıldığını fark ettiğinizde tüketim alışkanlığınız da şekilleniyor ve bilinçleniyorsunuz.
Bir Not:
Çocuklar sanayiyi tanımalı, öğrenmeli, isterse kendi aile firmasında işleri öğrenmek adına yaşına uygun olarak çalışmaların içerisine dahil olmalı ama ağır şartlar atında asla çalışmamalı. Ben sanayide ağır şartlar altında çalıştırılan çocuklara kesinlikle karşıyım.