Çocukluğumda oturduğumuz apartmanın tam karşısında bir tarla vardı. O tarla bizim oyun alanımızdı. Haftasonları ve yazın akşam üstleri güneşin kavurucu sıcaklığı gider gitmez tüm apartmanın ve diğer çevresindeki apartmanların çocukları bu tarlaya doluşurduk. Pek çok oyun oynardık. Ama en çok da oynadığımız şey, evler yapmaktı. Gruplara ayrılır, tarla içinde herkes kendi alanını belirler ve o alanda evini tasarlayarak yapardı. Ellerimizle topraklardan minik bentler yapardık, sonra taşları toplar bu taşlarla evin sınırlarını belirlerdik. Ben her zaman mutfağı kocaman bir ev yapardım. Mutfak benim için çok önemliydi.
Sonra o tarlada bisikletlerimizi sürerdik. Herkesin bir bisikleti mutlaka vardı. Benim yeşil bir bisikletim, erkek kardeşimin de kırmızı bir bisikleti vardı. Bisikletim benim her şeyimdi ve tepesinden saatlerce inmezdim. Şimdi geriye dönüp baktığımda yıllardır bisiklet sürmediğimi fark ettim ve çok kızdım kendime.
Oynadığımız topaç ve hallolup ise diğer vazgeçilmez oyuncaklarımızdı.
Biz bunlarla zaman geçirirdik, saatin nasıl geçtiği anlamazdık. Akşam hava kararınca annelerimizin bizi zorla eve sokmasına kadar biz doyasıya oynardık da oynardık.
Aradan yıllar geçti, şimdi herşey o kadar çok farklı ki, geçenlerde bir hediye almak için oyuncak mağazasına girdim, bir kez daha şaşkınlıkla bakakaldım. Ne kadar çok oyuncak vardı. Malzemeler, zeka oyunları, oyuncaklar, sanatla ilgili her şey. Bu zamanın çocukları çok şanslı dedim. Kırtasiye de bile bizim zamanımızda kağıt ve kalem vardı, ama şimdi binbir çeşit kalemler, renkli kağıtlar var. Benim bile alasım geliyor ve alıyorum da. Yeniden çocukluk duygularım depreşiyor. Bu kadar yenilikçi ürünlerin olması ise gerçekten çok güzel.
Ama bu kadar çok şey arasında çocuklarımızı o kadar çok meşgul etmeye çalışıyoruz ki, bir an boşta kalan çocuklarımız ne yapacaklarını şaşırıyorlar. Geçenlerde kızımla oyun oynadım, sonra kendi işime bakmaya başladım. Baktım bizimki evin içinde boş boş gezinip duruyor. Sonra yanıma geldi ve “Anne ben sıkıldım” dedi. O an onunla yeni oyunlar kurgulayabilirdim, eline birkaç şey verebilirdim veya oynayacağı bir şeylere yönlendirebilirdim, ama bunu yapmadım. Ona “Biraz da canın sıkılsın” Dedim. “Ve sen bu can sıkıntısında ne yapacağına kendin karar ver” dedim. Çok felsefi konuştuğumu kızımın bana garip garip bakmasından anladım ama sonuçta mesajı aldı ve gitti. Birazdan baktım ki, benim kremlerle oyun kurmuş kendine ve çok da güzel oynuyor.
Şimdi sömestr tatile girdik, bu sömestr tatilde ne yapalım diye düşünmeye başlarken aklıma bunlar geldi. İşten almayı planladığım izin günlerinde kızımla geçireceğim zamanda neler yapabileceğimi kurgulamaya başlamıştım ki, benim tarlam aklıma geldi. “Boş ver Çiğdem” dedim. Zamana göre içinden ne geliyorsa onu yaparız. Ama en çok da dışarıda oyunlar oynarız. Bisiklet süreriz, kendimizi parkalara atarız. Sadece doğada gezmek bile en güzel şey benim için.
Bu haftasonu bile hava çok kötüydü ama biz kapalı alanlara gitmek istemedik. Giyindik kalınca ve kendimizi dışarıya attık. Kuşlara yem verdik, parkta gezindik. Ne kadar da iyi geldi bize anlatamam.
Çocukluğumun o boş tarlaları yok artık maalesef, sitelerle kurulu bir düzende yaşıyoruz. Site içerisinde sahip olduğumuz mekânlarda oynuyor çocuklarımız. Doğayı daha çok özlüyoruz.
Bu yüzden bu sömestr tatilinde siz de çocuğunuzla daha çok dışarıda zaman geçirin. Ağaçları gözlemleyin, bir dürbün alın ve bu dürbünle gökyüzünü inceleyin birlikte mesela. Kozalak toplayın, taşlar toplayın, daha sonra boyamak için. Salıncaklarla buluşun, kaydıraklardan kahkahalar atarak kayın. Bulduğunuz toprak alanda topraklarla evler yapın. Karlı alanlarda karlara oynayın, çığlık atarak kayın. Rüzgarın, yağmurun sesini dinleyin birlikte. Pencerenize konan kuşları besleyin.. Ağaçlara dokunun, yere düşen yaprakları toplayın. Başka aklınıza neler gelirse onu yapın.
Çocuklarınız ve sizin için bu tatil doğayla buluşma tatili olsun.
Doğadan bahsedince bir kitap önerisi yapmak isterim. TÜBİTAK yayınlarından Richard Louv tarafından yazılmış Doğadaki Son Çocuk kitabını okumanızı şiddetle öneririm. Anne ve babalar için tam bir başucu kitabı.
